Ortadoğu'da yeniden bir savaş patladı. Bu sefer ki mesele Filistin sorunu. Aksa Tufanı adı verilen ve Filistinli bütün direniş kuvvetlerinin katıldığı bu hareketin en büyük gücü hiç kuşkusuz Hamas'tır. Hamas'ın ilhak edilmiş Gazze Şeridinden İsrail'e karşı operasyon başlatması ve İsrail'in buna şiddetli bir yanıt vermesi sonucu olaylar büyüdü.
1960'lardan bu yana İsrail Filistin sorunu hiç kuşkusuz devam ediyordu ama yaşanan son gelişmeler bu sorunun farklı noktalara taşındığını bize gösteriyor.
Sorunun çözümüne bakmak için de iki devletli kalıcı ve adil bir çözüm olmadığı müddetçe olaylar büyümeye de her geçen gün devam edecek.
Öte yandan, Hamas militanlarının İsrailli ölü ve esirlere karşı yaptığı vahşet eylemlerinin kabul edilebilir hiçbir yanı yoktur. Bu vahşet dünyanın her yerinde olduğu gibi cihatçı selefi gruplar eliyle yapılması da şaşırtıcı olmasa gerek. Bu vahşetin en büyük zararı da hiç kuşkusuz Filistin meselesinde kendini gösteriyor.
Diğer yandan emperyalist güçler Hamas'ın uygulamalarını kınayacağına, bölgede onlarca yıldır süren İsrail zulmünü desteklemeselerdi olaylar bu noktaya gelmeyecekti.
İlkin, bugün Hamas'ın böylesine güçlenmesine hiç kuşkusuz FKÖ'nün sorunu iki devletçili barışçıl çözüm arayışında Filistin halkının umduğunu bulamaması en büyük etkenlerden biridir. Abbas'ın kötücül yönetimi de Hamas'ın önünü açmada çok büyük bir etken.
Arafat'tan başlayarak FKÖ'ün istediğini yapamamasının en büyük nedeni, bu görüşmelerin garantörü olan ABD'nin açık bir biçimde İsrail'den yana tavır alması ve bunun sonucunda da İsrail işgal ve saldırılarının devam etmesidir.
Trump'ın, İbrahim Antlaşmasıyla Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak kabul etmesi ve Suriye'nin toprağı olan Golan tepelerini İsrail'in toprağı olarak açıklaması sürecin ateşini fiillerin etkenlerden olmuştur. Amaç 1917'deki Balfour Deklarasyonu ile başlayan işgal sürecinin tamamlanmasıdır.
ABD'nin amacı, bölgedeki satılmış Körfez Arap ülkeleriyle İsrail-Filistin sorununu çözmek olduğu net bir şekilde ortadadır. İbrahim Antlaşmasına destek veren ülkeler: Fas, Sudan, BAE, Bahreyn ve İsrail'dir. Suudi Arabistan ise İsraille ilişkileri bu olaylardan sonra düzeltmeye başladı.
Bütün bu olaylar sonucunda İdeolojik olarak Hamas'a karşı olan Filistinler dahil Aksa Tufanı operasyonu katılmasıyla sonuçlanmıştır.
Öte yandan Suriye Savaşı başlaması Hamas'ın politikalarında bazı değişikliklere yol açtı.
Hamas, Suriye Savaşından sonra Türkiye ve Katar'ın güdümüne girdi. Suriye hükumetinin devrilmesi, Mısır'da Mursi'nin indirilmesi, Katar'ın ablukaya alınması Hamas'ın beklemediği politikalardı.
Türkiye'nin İsrail’le ilişkileri de eklenince artık Hamas'ın yüzünü Suriye ve İran'a döndü.
Bu saldırının görünmeyen bir amacı da İsrail'i Suriye'den çıkarmak olduğu gözlerden kaçan bir husus olarak kalmaya devam ediyor. Hamas'ın bu operasyonu Lübnan Hizbullahı, Suriye ve İran'ın ABD'ye olan nefretleri görülmeden okunması mümkün değildir.
Türkiye'ye gelirsek; İsrail ile son dönemlerdeki sıcak ilişkileriyle paralellik gösteriyor Erdoğan'ın son yaptığı açıklamalar. Türkiye yine arabuluculuğu oynuyor!
Sona doğru gelirsek, Filistin sorununu Hamas gibi cihatçı bir çete İsraillileri acımasızca katlediyor diye de okuyamayız. Filistin sorunun temsilcisi İsrail tarafından yaratılan gerici Hamas değil, Filistin hakkıdır ve çözümü de başkenti Kudüs olmak üzere bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasıdır.
Son sözümüz de ''Nehirden Denize Filistin'e özgürlük!"
Yorum yazarak Kocaeli Halk Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Halk Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Halk Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Halk Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Halk Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Halk Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Halk Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Halk Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(2)Bu - Çok çok iyi bir analiz,çünku ben hem ürdün, Suriye, İran ve İsrail'e gittim müthiş bir yazı, inanın bu analizi hiç bir ulusal gazete yazarı yazamaz, tekrar elinize yüreğinize sağlık...
Atilla Yüceak - BilinciniE ve yüreğinize sağlık öğretmenim
Yazılan yorumlardan Kocaeli Halk Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Halk Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Halk Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.